Şerefsizim benim aklıma gelmişti!

Aslında her insan bir düşünür, bir filozoftur. Düşünce derecesi ve konuları farklı olsa da, insanoğlu düşünebilen bir canlıdır. Düşünce ortamı sanaldır. Beyin “ana işlemci”, hislerimiz “çıktı”, konuşmamız “ baskı“, vücudumuz ise “bilgisayar kasasıdır” aslında! Organik enerji ile kesintisiz çalışırız. 7/24/365.

Ben şu anda 40 yaşındayım. Beyin işlemcilerim 14600 gündür kesintisiz çalışıyor, çalıştıkça üretiyor, ürettikçe depoluyor. Günde 1 GB’lık veri olduğunu var sayarsak, yaklaşık 15 TByte veri demektir bu. Galiba ölmeden önce gözümüzün önünden hızla geçecek film şeridi beynimizde depolanıyor. Başka bir boyuta geçmeden önce fragman halinde bizlere gösteriliyor. 65 yaşında öldüğümüzü düşünürsek, 25 TByte veriyi yaşamış oluyoruz. Nerede yaşadık? Beynimizde !

Klasik Fizikte “İş” tanımı oldukça basit bir formülle tanımlanmıştır. Yapılan iş, kuvvet ve yer değişiminin çarpımına eşittir. Yani tam olarak doğduğumuz yerde öldüğümüzde, yer değişimi sıfır olacağından, yapılan iş de sıfır olacaktır. Beyindeki o kadar veri boşa gidecek, 65 yıl boyunca hiçbir “iş” yapmamış olacaksınız. Benden size tavsiye aman doğduğunuz topraklarda ölmeyin!

Üniversite yıllarında bu tür garip formülleri düşündüğümün farkına vardım. Bunları listelediğimde, yüzlerce teori m olduğunu sanmıştım. Yanılmışım! Aslında belki sizinde aklınızdan geçmiştir tüm bu düşünceler. “Tüm köpek sahipleri, köpeklerine benzerler” teorimin aslında bilimsel bir gerçekmiş. Başka insanlar tarafından düşünülmüş ve hatta fotoğraflarla kanıtlanmış bu sanal gerçek.

Öğrenim gördüğüm üniversitenin imkanlarından yaralanıp, ilgi duyduğum konu hakkında bir proje yapma kararı aldığımda, yepyeni bir Dünya’ya adım atacağımı bilmiyordum. Seçtiğim konu beyinde oluşan düşünce dalgaları ile ilgili parafizik konusuydu. Projenin amacı her insanın düşünce gücü için harcadığı beyin sinyallerini, ki buna PSI adı veriliyor, keşfetmek, geliştirmek ve bilimsel olarak araştırmaktı. Öncelikle özen egzersizleri ile başlayıp, düşünce derinliklerine giren bir süreç sonrasında projemi tamamladım. Proje bittiğinde beyindeki düşünce dalgalarının oluşturduğu PSI’yı kontrol edebilir durumdaydım. Bu telekinezi, duru görü ve bio-enerji gibi güçler demek.

Daha önceden ben bunu yaşamıştım olgusunu daha net ve bilimsel yaşamaya başladım. Şiddetle PSI konusunu incelemenizi ve kendinizi geliştirmenizi tavsiye ederim. PSI gücünüz geliştikçe, hayata bakış açısı değişiyor, bu beraberinde başarıyı ve mutluluğu getiriyor.

Beyinde yaşanan sanallık ile internetteki sanal dünya arasındaki bence görünmeyen bir bağ var. Aklınızdaki gelişmiş teorileri internette bulmak, kesinlikle ben bunu düşünmüştüm hissi yarattığında, duru görü güçleriniz kayıtları incelemeye başlıyor. Sonuç: sizin gibi düşünen pek çok insanla tanışıyorsunuz. Bu topluluklar zamanla aynı teoremleri paylaşan sosyal ağlar olarak örgütleniyor.

Machu Picchu’yü ölmeden önce görmek isteyenlerin oluşturduğu büyük kitleler olduğunu gördüğümde oldukça şaşırmıştım. Hatta böyle bir belgeseli BBC’de seyrettiğimde, doğru yolda olduğuma inandım. Bu konu ile ilgili büyük facebook toplulukları ve ciddi organizasyonlar bile var.

Resimli radyoyu çocukken ben de düşünmüştüm şerefsizim! Gayet.Net hatırlıyorum. Hatta interaktif resimli radyo. Zeki Müren ’in de bizi görebileceği. Belki 100 yıl sonraki resimli radyolar, daha önceden ölen ama beyin kayıtlarının yedeği ile onu bize interaktif olarak bize gösterebilen bir teknolojiye sahip olacak!

“Şerefsizim Benim Aklıma Gelmişti !” diyorsanız, PSI gücünüzü sınayın. Unutmayın ki:

“Başarılı bir insan olmaya çalışmayın; değerli bir insan olmaya çalışın. Başarılı insan, hayata verdiğinden fazlasını alır. Değerli insan ise, hayata aldığından fazlasını verir.”

A. Einstein

[wmis posttype=”post” poststatus=”publish” postperpage=”12″ postorder=”DESC” postorderby=”date” columns=”2″ nomoreposts=”bitti :(” showimage=”1″ thumbsize=”mh-magazine-content” showtitle=”1″ showdate=”1″ showexcerpt=”1″ showreadmore=”0″ openinnewtab=”1″]